Antioksidan, vücut hücreleri tarafından üretildiği gibi besinlerle de vücuda alınan ve canlı organizmada toksinlerin etkisiz hale gelmesini sağlayan maddeye denir. Vücudumuz için vazgeçilmez bir savaşçıdır.
Antioksidanların ne kadar önemli olduğunun farkında mısınız? Peki gün içinde antioksidan tüketmeye özen gösteriyor muyuz? Bugün bu konuya açıklık getireceğiz.
Hayatımızın devamlılığı için sürdürmek zorunda olduğumuz normal vücut fonksiyonlarımız (nefes alma, fiziksel aktivite, yeme, içeme) sonucunda vücudumuzda oksidanlar/toksinler oluşmaktadır. Tabi zararlı alışkanlıklarımız (sigara vb.), çevre kirliliği, radyo dalgaları, radyasyon, stres gibi çeşitli nedenler bunu daha da arttırmaktadır. Günümüzün koşullarını düşündüğümüzde maruziyetin günden güne katlanarak arttığını kolaylıkla fark etmişsinizdir. Ortaya çıkan bu oksidanlar vücudumuzdaki hücrelerin oksidasyonuna neden olurlar ve oksidasyon vücudumuzu paslandırır. Yaşlanmamız, oksidasyonun sebep olduğu durumlardan sadece bir tanesi. Bununla birlikte hücrelerimizin bozulmasına hatta kanserde de olduğu gibi DNA üzerinde mutasyonlara neden olarak çeşitli hastalıklara yakalanmamıza neden olurlar.
İşte bu noktada antioksidanlar devreye girer! Vücudumuzu oksidanlara karşı koruyan antioksidan aktiviteye sahip yüzlerce bileşik olduğu bilinmektedir. Zaten tıbbi bitki olarak değerlendirdiğimiz çoğu bitkinin etkisinin temelinde yatan neden antioksidan aktivitesinden kaynaklanmaktadır.
Vücudumuzdaki hücreler gün içinde sayısız oksidana maruz kalmaktadır bunu engellemek; yaşlanmayı, hücre ölümü ve mutasyonunu engelleyebilmek için antioksidandan zengin, sağlıklı beslenmeye özen göstermeliyiz. Sağlıklı beslenerek, bitki çayı ve sana uygun gıda takviyeleri ile gün içinde hücre hasarını engelleyebiliriz.
Unutmayın yemek yemek de oksidasyon ile sonuçlanıyor! Her şeyin fazlası zararlı. Sağlık profiline uygun besini seçin ve dengeli tüketin!
Bu yazı ilginizi çekebilir: Mineral Bağlayıcı Antibesinler: Lektin ve Fitik Asit